Kitabın başında Percy ve kamptan bir arkadaşı (Hephaistos kulübesinden) Luke'un ve Kronosun gemisi olan Prenses Andromeda'ya gizlice girip gemiyi havaya uçurmaya çalışmıyorlar.Ancak plan istedikleri gibi gitmez (evdeki hesap çarşıya uymaz hesabı) ve yakalanıp Kronos'un karşısına çıkarılırlar.İkiside sonlarının geldiğini düşünürken Percy nin arkadaşı kendini feda edip gemiye yerleştirdiği bombaları patlatır Böylece Prenses Andromeda gemisi Kronos ve ordusuyla beraber havaya uçar.Bu sırada Percy bu patlamadan kurtulmuştur ve kampa geri döner.Kamp'a döndüğünde bütün kampa bu haberleri anlar-tır ve Kronos'tan bahseder.Percy ve kamptaki diğer melezler Kronos'un saldırmak için doğru zamanı koladığını düşünmektedirler.Bu arada Percy’nin geçen sene Nico’nun ona Luke’u yenebilmelerinin bir yolu olduğunu söylemesi aklına gelir ve Nico ile görüşerek oldukça tehlikeli bu görevi yapmaya karar verirler.Görev ise şudur:Luke bedenini Kronos’a vermeden önce yenilmez bir güce sahip olabilmek için Styks Nehri’ne girmiştir ve bu sayede yenilmez bir güç elde etmiştir.Percy’ninde yapması gereken budur.Yani Styks Nehri’ne girerek yenilmez bu gücü elde etmelidir.Ve Percy bunu başarır.Bunlar olurken Kronos boş durmamıştır ve tüm tanrıların korkutuğu çok eski ve Kronos'un cephesine katılan "Tayfun" adı verilen bir canavarı tanrıların başına sarmıştır ayrıca Tayfun hızla.Manhattan’a doğru ilerlemeye başlamıştır.Olimpos tanrıları ise bunu engellemek için hep beraber bir araya gelerek Tayfun ile savaşmaya başlarlar.(Bir tek Poseidon onlara katılamaz,çünkü tüm bunlar olurken o da okyanusların altında bir zamanlar eski deniz tanrılarından olan Okianus ile kendi savaşını vermektedir.)Tayfun ilerlemeye devam ederken Percy ve arkadaşları Manhattan’ı korumak ve Kronos’un ordusuna karşı gelerek onların Empire State binasının 600. Katına yani Olimpos’a çıkmalarını engellemek için savaşa girmişlerdir.Günler Kronos’un ordusuna karşı Manhattan’ı savunmakla geçer ve bir süre sonra artık daha fazlasını dayanamayacaklarını ve Kronos’un onları yeneceğini düşünmeye başlarlar işte tam o sırada ölülerin tanrısı Hades yardımlarına gelir.Sonunda Nico,babasını Olimpos için savaşması konusunda ikna edebilmeyi başarmıştır.Hades’in ölüler ordusu Kronos’un titan ordusuna karşı üstün gelmiştirAma hala her şey Kronos’un lehinedir.Çünkü ordusu yok olsada tüm tanrıların baş etmekte zorlandığı Tayfun yoldadır ve gittikçe yaklaşmıştır.O geldiğinde Kronos tüm Olimposu yerle bir etmeyi başaracaktır.Tayfun’u yok etmenin tek bir yolu vardır o da tüm Olimpos tanrılarını bir araya gelerek ona karşı çıkmalarıdır.İşte bu sırada Percy,Kronos’un planını anlamaya başlar.Kronos,Poseidon’un kendi krallığı için savaş verirken Olimpos için savaşamayacağını daha önceden biliyordur çünkü Poseidon’un savaştığı titanıokyanuslara Kronos yollamıştır.Böylece tüm Olimpos tanrıları bir arada olmadığından Tayfun’u da yok etmek imkansız olacaktır.Bunu anlayan Percy babasından yardım ister ve ona Olimposun ancak bu şekilde kurtulabileceği söyler.Ve Poseidon Olimpos için savaşmaya geldiğinde tüm tanrılar bir arada Tayfun’a karşı gelirler ve onu yenmeyi başarırlar.Bu sırada da Kronos, Percy ve Annabeth ile savaş vermektedir.Luke’un bedenini kullanan Kronos ile savaşan Annabeth o sırada Luke’un gözlerinin içine bakar ve onun iyi birisi olduğunu ve bunu yapmak istemediğini Luke’a söyler.Kronos her ne kadar bulunduğu bedeni kontrol etmeye çalışsada Luke bedeninin gücünü geri alır ve kahramanca bir davranış sergileyerek kendisini Annabeth’in bıçağı ile bıçaklar.Böyle Luke,Kronos’un yok olmasını sağlamıştır.Ancak bunu yaparken kendi hayatını da kaybetmiştir.(Bu kısımı okurken çok duygulanmıştım.)
Kitabın sonlarında ise tüm bu kayıplar törenlerle anılır ve Manhattan ve Melez Kampı onarılmaya,yaralılar tedavi edilmeye başlanır.Her şey eskisi gibi olmuştur artık.Ayrıca artık melez kampında bir kişi daha vardır o da yeni kahin olan Rachel’dır.Kitapla ilgili yorumumu da Rachel’in ilk Büyük Kehaneti ile bitirmek istiyorum.Kehanet şöyledir:
‘’Yedi Melez çağrıya kulak verecek,
Dünya fırtınada ya da ateşte yok olacak.
Son nefesleri pahasına bir söz verilecek,
Ve düşmanlar Ölümün Kapısı’na dizilecek.’’
okuduğunuz için saolun :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder